Hayat bir denge, insanlar da bu dengenin bir ürünü...

Mitolojide bitkiler, tanrıların insana verdiği en değerli armağan olarak ele alınmıştır. Tüm bitkiler insanın hizmetindedir ve insanın varoluşu ile birlikte bitkilerle ilişki başlamıştır.

İlk çağlardan kalan arkeolojik bulgularda, insanların bitkilerle olan ilişkisini görebiliriz. Bu bulgulara göre insanlar, besin elde etmek ve sağlık sorunlarını gidermek için öncelikle bitkilerden faydalanmışlardır.

İnsanların evrim süreci ile birlikte, bitkiler beslenme dışında, sağlık, ilaç, koku, tat, kozmetik, temizlik ürünlerinde kullanılmak üzere yerlerini almışlardır.

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) araştırmalarına göre tedavi amaçlı kullanılan tıbbi bitkilerin sayısı 20.000 civarındadır.

Türkiye'de, yaklaşık 10.000 bitki türü yetişmektedir. Bu bitki türlerinin yaklaşık 3.000'i ise Türkiye'ye endemiktir. Bu özelliği ile Türkiye, tüm Avrupa'dakinden daha fazla endemik (Endemik, bulunduğu bölgenin ekolojik şartları yüzünden yalnızca belirli bölgede yaşayan/yetişen, dünyanın başka yerinde yaşama/yetişme ihtimali olmayan, yöreye özgü bitki türü) bitki türüne sahiptir.

Bunun nedeni ülkemizin üç fitocoğrafik bölgenin kesiştiği bir konumda olması, Güney Avrupa ile Güneybatı Asya floraları arasında köprü olması, bir çok cins ve seksiyonun orijin ve farklılaşım merkezi olmasından kaynaklanmaktadır.

Böyle zengin bir coğrafyada yerel üreticileri ve üretimi destekleyerek fitoterapi ve aromaterapi ürünlerini halk sağlığının hizmetine sunmak, ülke ekonomisine katkı dışında bu değerli kaynakların değerlendirilmesi açısından çok önemlidir.

 

Aromatik pastiller

Milattan önce 1000’li yıllarda eski Mısırda boğazı yumuşatmak, ağrıyı engellemek amacı ile içinde bal, turunçgiller, baharat ve şifalı bitkiler içeren şekerler yapılmıştır.

Daha sonra tarih içinde ise çeşit çeşit tatlı, küçük, yuvarlak lokmalar yapılmış, içine şifalı bitkiler katılarak türlü derde deva olduğu görülmüştür...Tıbbi pastiller yüzyıllarca halk tıbbının kraliçesi olmuştur. Hala da öyle…

1520 ‘li yıllarda Fransa’da pastil kelimesi ağızda tutulan ve çözünen ilaç tableti anlamında kullanılmaya başlamıştır. Fransızca’daki ‘pastille sözcüğü ise İtalyanca’da şekerlenmiş meyveden yapılan lokum veya şekerleme anlamına gelen ‘pastillo’ sözcüğünden gelmiştir.

Çoğumuzun çantasında veya evinde illaki vardır bir kutu pastil. Gıcık tutar, boğazımız sızlar, ağzımızın tadı bozulur. Alırız bir pastil hemen...

Boğaz pasitllerinin ana amacı ağız ve boğazdaki irritasyonu azaltmak, yutkunma, nefes alma veya beslenme sırasındaki boğaz ağrısını yatıştırmaktır.

Boğaz pastillerinde, ağız ve boğazdaki rahatsızlıkları gidermek için genelde bal, ökaliptus ve mentol vb bileşimler kullanılmaktadır.

Pastilin ağız içinde yavaş erimesi ve beklemesi içindeki maddelerin ağızda çözünüp etki etmesi açısından önem taşımaktadır. Ağızda yavaş eritilerek kullanılan pastiller, öksürük baskılama, ağız nemlendirme ve ağrı giderme açılarından daha iyi etki etmektedirler.

Peki pastiller içinde aromatik yağlar, ekstreler kullanılarak hangi tip pastiller hazırlanabilir? Aromatik içerikli pastiller, sadece ağrı ve öksürük için mi kullanılırlar?

Bitkilere, içeriklere ve etkilerine bakalım... karar verelim.

 

Pastiller Aft - Ağız yaralarında kullanılabilir mi?

Aft, ağız içinde en sık rastlanan şikayetlerdendir. Dil yüzeyi, iç yanaklar ve diş etleri üzerinde görülen, ağrılı oluşumlardır. Bulaşıcı değildirler. Ağız içi yaralar, gündelik yaşamı olumsuz etkilerler.

Birçok nedene bağlı olsa da, aft oluşumunda genellikle; zayıf bağışıklık sistemi, vitamin ve mineral yetersizliği, ergenlikte hormonal faktörler ve çölyak hastalığı karşımıza çıkar. Özellikle ergenlik döneminde daha fazla görülen aft kadınlarda daha yaygındır.

Aft iyileşene kadar acı, tuzlu, sıcak veya soğuk gıdalardan kaçınılmalıdır. Yumuşak gıdaların tercih edilmesi, yemeklerden sonra ağız temizliğinin yapılması gereklidir.

Portakal, domates, ceviz, fındık, patlıcan, kola veya çay ağızda yara açılmasını tetikleyebilir. Bu tip gıdalardan aft geçene kadar uzak durulmasında fayda vardır.

Karadut:

Piremus ve Tibse efsanelerine göre; iki sevgili bu ağacın gölgeleri altında ölünce Tanrılar bu yüce aşkı ölümsüzleştirmek istemiş ve Piremus’un kanını ağacın meyvelerine, Tisbe’nin gözyaşlarını ise yapraklarına vermişler….

Dut ağacının meyvesinin lekesi çıkmaz ama elinize ağacın yaprağını alır ovuşturursanız leke kaybolur. Yani Piremus kanını Tisbe’nin gözyaşları ile siler.

Karadutta, organik asitler, antosiyaninler, flavonoitler bulunmaktadır. Meyveleri yüksek antioksidan etkiye sahiptir.

Ağız, boğaz ve dilin iltihaplı hastalıkları, diş ve dişeti iltihaplarında etkili bir ajan olarak kullanılmaktadır.

Adaçayı:

Ağız ve boğaz enflamasyon ve enfeksiyonlarında kullanılır. İçeriğinde bulunan rosmarinik asit anti-enflamatuar etki gösterir.

Papatya:

Sakinleştirici, onarıcı etkiye sahiptir. Ağız ve farenks enflamasyonları, yara ve yanık tedavisinde kullanılır. Üst solunum yolları ve farengeal mukoz membrane irritasyonu, GI sistemin enflamatuar hastalıklarında hızlı rahatlama sağlar.

Çinko:

Çinko bütün organizmalar için esansiyel olan bir eser elementtir. İnsanlarda büyüme ve gelişme önemli oranda çinkoya bağlıdır. Çinko bir çok biyolojik oluşuma katılır ve immun sisteme ikincil etkileri olan çeşitli organ fonksiyonlarını etkileyen 300'den fazla enzimin kofaktördür. Aynı zamanda nükleik asit metabolizması ve protein sentezini etkiler, Nükleik asit metabolizmasında yapısal bir role sahiptir.

Onarıcı ve yara iyileşmesini hızlandırıcı etkiye sahiptir.

 

Pastiller Ağız Kuruluğunda kullanılabilir mi?

Ağız ve genel sağlığın devamlılığı için tükürük miktarının normal seviyede olması önemlidir. Ancak çeşitli sistemik hastalıklar ve kullanılan ilaçlar tükürük miktarını etkilemektedir.

Yaş farklılıklarının salgılanan tükürük miktarına güçlü bir etkisi yoktur. Yaşlanmayla birlikte salgılanan tükürük miktarının azalmasının sebebi, genellikle kullanılan ilaçlardır.

Ağız içinin kuru olması ve tükürük miktarının azalması ağızda koku yapabilir. Bu kokular gün içerisinde sosyal yaşantıda sorunlara neden olabilir.

Tükürükte bulunan glikoproteinler, tükürüğün viskoelastisitesini belirleyerek kayganlık oluştururken elektrolitler ve müsin ise oral mukozanın nemli tutulmasını sağlamaktadır.

Tükürüğün yapısındaki ve miktarındaki değişiklikler kayganlaştırma, nemlendirme, tamponlama, re-mineralizasyon ve antimikrobiyal etkisinin azalmasına neden olarak oral pH’nın değişimine, enfeksiyon riskinin artışına, diş çürüklerine, mukozite ve periodontal hastalıklara yol açarlar.

Hiyaluronik asit:

Yüksek molekül ağırlığına sahip olan Hiyaluronik asit, antienflamatuar etkiye sahiptir. Diş eti sağlığıda ve periodontal hastalıklarda iyileştirici etkileri bulunmaktadır. Hyaluronik asit oral mukoza üzerinde bir tabaka oluşturarak nemlenmeyi arttırır ve yara iyileşmesini hızlandırır.

Yulaf:

Yulaf, protein, mineral, beta-glucan gibi zengin içeriğe sahip bir bitkidir. İçeriğinde vitamin E, flavanoidler ve fenolik asitler gibi antioksidan maddeler bulunmaktadır. Nemlendirici ve enflamasyon giderici etkilere sahiptir.

Aloe vera:

Antienflamatuvar, antibakteriyel, antifungal etkileri yanından çeşitli virüslere karşı aktif etki gösterir. Aloe vera’nın içinde bulunan amino asitler, glikoprotein, gliberellin, oksin polisakkaritler ve çinko gibi mineraller ağız içi enfeksiyonları önlerken, ağız içinin nemlenmesini desteklerler.

Aloe vera yaprağının içindeki jel müsilaj (glukomannan) içermektedir bu nedenle yumuşatıcı, sikatrizan ve nemlendirici etki göstermektedir.

Lavanta:

Lavanta içinde bulunan linalool ve linalyl asetat anksiyolitik etki göstermenin yanında antimikrobiyal ve antianflamatuar etkileri ile ağız içinin rahatlamasını sağlamaktadır.

Hindistan cevizi yağı:

Hindistan cevizi yağı orta zincirli yağ asitlerine sahiptir. Ağız içine uygulandığında zararlı bakteriler ile savaşır, antienflamatuar ve nemlendirici etki gösterir.

Ağız içindeki kötü bakteriler diş çürümeleri, kötü koku ve diş eti hastalıklarına neden olurlar. Ayurvedik tıp uygulamasında Hindistan cevizi yağı, ağız sağlığında, diş eti çekilmesinin önlenmesi, ağızın toksinlerden arındırılması, ağız kokusu giderme, bakterilerle savaşma, diş çürümelerini iyileştirme ve bağışıklık sistemini artırmaya yardımcı olarak kullanılır.

 

Pastiller Ağız kokusunu gidermek için kullanılabilirler mi?

Tıbbi ismi halitosis olan ağız kokusuna genellikle yetersiz ağız bakım alışkanlıkları, ağız içinde oluşan enfeksiyonlar, sigara ve alkol kullanımı gibi alışkanlıklar ve yiyecekler neden olurlar. Diğer olası nedenleri arasında ağız kuruluğu; solunum yolu enfeksiyonları; diyabet, böbrek, karaciğer ve akciğer hastalıkları gibi sistemik hastalıklar ve reflü gibi sindirim sistemi hastalıkları, sinüzit, diş eti problemleri, diş çürükleri, yetersiz hijen yer almaktadır.

Özellikle dil kökü ve bademciklerin olduğu bölgeye yerleşen bakteriler, kronik ağız kokusuna yol açmaktadırlar. Ağız hijyenine dikkat etmeyen ve sıvı alımı az olan, ağız kuruluğu problemi yaşayan kişilerde ağız kokusu daha sık görülmektedir.

Yetersiz tükürük akımı ağız kuruluğuna yol açarak, tükürük yıkama etkisini ortadan kaldırır. Dil üzerinde biriken sülfür bileşikleri yeterince temizlenemez ve ağız kokusuna neden olurlar.

Ayrıca son yıllarda üzerinde konuşulan bir diğer konu ise stres ve ağız kokusu ilişkisidir. Yoğun stres, kişilerin tükürük salgısında azalmaya, kuruluğa ve ağız içi yıkamanın azalmasına yol açarak ağız kokusuna yol açabilmektedir.

Kekik: Timol ve karvakrol içerir. Ekspektoran ve bakterisid etkilidir. Ağız-diş rahatsızlıklarında/hijyeninde ve halitoziste antiseptik/antibakteriyel olarak kullanılmaktadır.

Maydanoz: Maydanoz içindeki klorofilden dolayı çok iyi bir nefes temizleyicidir. Ağızdaki sülfür bileşikleri ile savaşır ve deodorize etki yapar.

Nane: Menthol, 1,8 sineol ve limonene içerir. Dahilen GI rahatsızlıklarında kullanılır. Oral ve farenjjyal mukoza iltihabında etkilidir.

Tarçın: Sinnamaldehit, öjenol ve β - karyofillen içerir. GI spazmlar, dolgunluk hissi, gaz ve şişkinlik gibi dispeptik rahatsızlıklar ile bulantı, iştah kaybında kullanılmaktadır. İçerdiği sinnamaldehitten dolayı antimikrobiyal etkilere sahiptir. Karminatif ve antiseptik etkilerinin olduğu gösterilmiştir.

Hint tıbbında; diyabet, diş ağrısı, mide bulantısı, kusma ve halitoziste kullanılmaktadır.

Karanfil: Karanfil tomurcukları yüksek miktarda uçucu yağ, tanen ve flavonoitler taşırlar. Uçucu yağda bulunan öjenol, öjenil asetat ve β –karyofilen; antiseptik, antibakteriyel, antifungal, antiviral, spazmolitk ve lokal anestetik etkilere sahiptir.

Hint tıbbında drog; diş ağrısı, mide ve barsak gazlarında, iştahsızlık ve gastropatide kullanılmaktadır.

Alman Komisyon E kuruluşu tarafından bu drogun kullanımı dental analjezik etkisi nedeniyle ağız ve farenks enflamasyonlarında kullanımı onaylıdır.

Karanfil; uyarıcı, midevi, analjezik ve antiseptik etkilere sahiptir. Ağız kokusunu antibakteriyel etkisi ve içeriğindeki uçucu yağların etkili kokusu ile giderilmesine yardımcıdır.

 

Öksürük ve Boğaz ağrısı için kullanılan pastillerde ülkemizde yetişen farkı aromatik bitkiler kullanılabilir mi?

Viral ve bakteriyel boğaz enfeksiyonlarında yüksek ateş, kırgınlık gibi şikayetlerin yanısıra öksürük en önemli şikayetler arasındadır. Öksürük, çocuk ve yetişkin her yaştan insanları özellikle geceleri uyku kalitesini olumsuz etkilemektedir.

Çiçek ve Kestane Balı: Bir doğa harikası olan bal birçok etkiye sahiptir; Antimikrobiyal, antioksidan etki ile oksidatif hasarı önleme, soğuk algınlığı şikayetlerinin yangı giderici etki ile hafifletilmesi özelliklerinin sadece bir bölümüdür. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) balın antimikrobiyal ve lokal yumuşatıcı etkileri nedeniyle, soğuk algınlığı ve öksürük tedavisinde kullanılmasını önermektedir.

Hatmi: Yüksek oranda müsilaj içeren hatmi kökü, oral ve farengeal mukozada koruyucu bir tabaka oluşturarak lokal iritasyonu ve enflamasyonu hafifletir. Solunum yolu tahrişlerini azaltır. Hatmi kökünün müsilajında bulunan major bileşiklerden birisi olan ramnogalaktofuronanın ekspektorasyonu artırdığı, öksürme şiddetini ve ataklarını azalttığı bilinmektedir.

Ihlamur: Bileşiminde bulunan müsilajlar yardımı ile boğazdaki tahrişleri önlerken, flavonoid tipi bileşenleri yangı giderici ve ağrı kesici etkisi ile tahriş alanının onarımına yardımcı olur. İçeriğindeki linalool tipi uçucu yağ ise hastanın yatışmasını, rahatlamasını sağlamaktadır.

Ökaliptus: Ökaliptus 1,8 cineol içermektedir. Öksürük, soğuk algınlığı, bronşit ve üst solunum yolu mukoza iltihaplarının tedavisinde etkilidir.

Zencefil: Zingiberen, gingeroller, şogaoller ve fenolik keton türevleri ile nişasta ve müsilaj içermektedir. Soğuk algınlığı ve gripte antienflamatuar etki gösterir. İçeriğindeki müsilaj ile öksürük ve boğaz ağrılarının hafiflemesine yardımcı olur.

 

İbni-sina’dan Günümüze Hidrosoller

Tarih boyunca distile sular birçok isimle adlandırılmışlardır. 16.yüzyılda çiçek veya bitki suyu olarak adlandırılmaya başlamışlardır... Gül suyu… Lavanta suyu gibi. Günümüzde ise hydrosol veya hidrolat olarak isimlendirilmektedirler.

Hidrolat olarak da bilinen hidrosoller bitkilerin su buharı distilasyonu sırasında oluşan bitki öz suyudur. Hidrosoller; sadece bitkinin çiçeğinden değil, tohum, meyve, kök, yaprak ve reçine gibi tüm kısımlarından da elde edilirler.

Genellikle kurutulmuş olmayan, dalından yeni koparılmış taze bitkiler kullanılır. Distilasyon işleminde yağda çözünen kısım uçucu yağ olarak, suda çözünen kısım da hidrosol olarak ayrılır. Vücudumuzun %60’ı sudan oluştuğundan, hidrosol cildimizde kolayca çözünür ve fayda sağlar.

Hidrosollerin birçok tıbbi faydaları vardır, çünkü damıtma işlemine tabi tutulan bitkinin suda eriyen bileşenleri, vitamin ve minerallerini ihtiva etmektedir. Hidrosoller işlemden geçen bitkinin az miktarda aromatik yağını da içerebilir.

Hidrosoller, uçucu yağlara göre; çok daha kolay kullanıma sahip, toksisitesi olmayan, yumuşak ajanlardır. Doğal insan cildi ph 5.5, hafif asidik yapıdadır, bu nedenle alkali yapıda bir ürün kullanıldığında cilt bariyerinde bir bozulma oluşabilir. Halbuki hidrolatlar pH değerleri 4-6 arasında olduğundan hem nötr hem hafif asidik yapıda olduklarından cilt tarafından çok iyi tolere edilirler.

Terapötik olarak hidrosollerin etkili olabilmesi için içinde sentetik koku, bileşim, koruyucu, stabilize edici ajan, stabilatör vs bulunmaması gerekmektedir.

Hidrosoller genellikle cilt bakımında kullanılır. Rahatlatıcı etkisi vardır. El ve ayak temizliği, nazal uygulamalar, buharlı solunum cihazları, sıcak veya soğuk kompresler, yüz maskeleri, tonikler, krem, losyonlar ve göz pedlerinde kullanılır.

Ayrıca içme suyu, çay gibi içeceklere eklenebilir. Kıyafetlerde ve ev ortamında doğal bir koku verici olarak kullanılır.

İçlerinde stabilatör ve koruyucu olmadıklarında açıldıktan sonra saklama koşulu ve son kullanım tarihi öncesi tüketimi önemlidir.

Hidrolatlar hiç bir irritasyon endişesi olmadan bebek, çocuk ve yaşlı cilt bakımında rahatlıkla kullanılabilecek ajanlardır.

Hidrosoller nerede ve ne şekilde kullanılabilirler:

  • Çok iyi bir cilt toniğidirler. Ciltteki kızarıklıkları yatıştırıcı etkiye sahip ve cilt nemini dengeleyici olarak kullanılabilirler.

  • Erkeklerde traş sonrası olabilecek tahriş ve kesiklerde yatıştırıcı ve enfeksiyon karşıtı olarak uygulanabilirler.

  • Yanık ve yatak yaralarında, bebek pişiklerinde temizleme ve yatıştırma, ve tedaviye yardımcı amaçla kullanılabilirler.

  • Kompres şeklinde cilt yaralarında uygulanabilirler.

  • Gargara ve ağız suyu olarak kullanılabilirler.

  • Burun temizleyici ve tedaviye yönelik banyolarda kullanılabilirler.

  • Havada asılı olan bakterileri ve virüslere karşı kullanılabilirler.

  • Saçların daha parlak ve güzel görünmesi için şampuan veya son yıkama suyuna eklenebilirler.

  • Menapozda sıcak basmalarında kullanılabilirler.

  • Hasta odalarında rahatlatıcı bir atmosfer oluşturmak ve virüslere karşı sprey şeklinde uygulanabilirler.

  • Yatak çarşaf ve yastıklarda kokulandırıcı ve rahatlatıcı olarak uygulanabilirler.

  • Elbiselerdeki sigara kokusunu gidermek için uygulanabilirler.

  • Uçucu yağlar için çok iyi bir taşıyıcı görevi üstelenirler.

 

Cadı Fındığı Hidrosolü / Hamamelis Virginiana

  • Cadı fındığı- Hamamelis hidrosolü içindeki antioksidanlar sayesinde antiaging etkiye sahiptir. Özellikle olgun ve yıpranmış ciltler için çok uygundur.

  • Kanamayı durdurmaya yardımcıdır.

  • Astrejan etkisi ile hemoroid tedavisinde temizleme ve rahatlama amacı ile kullanılabilir. İyileşmeyi hızlandırır.

  • Kızarıklık, kaşıntı gibi sızlayan ciltlerin rahatlamasına yardımcı olur.

  • Varis tedavisinde iyileşmeyi hızlandırabilir.

  • Cildi temizler ve özellikle kuru ciltlerde nem dengesini sağlar.

  • Egzama, sedef ve çatlak gibi cilt hastalıklarında kullanılabilir.

  • Antienflamatuvar etkisi ile romatizma ve artrit hastalıklarının ağrılarını hafifletmeye yardımcıdır.

  • Saçların parlaklık kazanmasına, uzamasına ve onarılmasına katkı sağlar.

  • Böcek ısırıkları ve güneş yanmalarında acıyı azaltmaya yardımcıdır.

  • Boğaz ağrılarında gargara olarak kullanılabilir.

 

Gül Hidrosolü / Rosa Damascena

  • İçerisinde geraniol, linalool, citronellol ve nerol etken maddeleri bulundurur.

  • Çok iyi bir cilt toniği ve nemlendiricidir.

  • Özellikle yıpranmış ve kuru ciltlerin rahatlamasını ve nemlenmesine yardımcı olur.

  • Yüz kızarıklığı ve şişkinliğini gidermede etkilidir.

  • Antiseptik etkisiyle akneli ciltlerin temizliğinde kullanılabilir.

  • Kompres şeklinde uygulandığında, siskin ve enflamasyonlu gözlerin rahatlamasına yardımcı olur.

  • Rahatlatıcı etkisiyle depresyon ve anksiyetede kullanılabilir.

  • Özellikle menopoz döneminde hormon dengeleyici etkisi olabilir, sıcak basmalarına iyi gelebilir.

  • Afrodizyak etkisi vardır.

  • Yatak çarşaf ve yastıklarda kokulandırıcı mist olarak kullanılabilir.

 

Adaçayı Hidrosolü / Salvia Triloba

  • İçerisinde 1,8 sineol, borneol, eucalyptol etken maddeleri bulundurur.

  • Çok iyi bir antioksidandır. Kırışıklıkları giderir ve yaşlanmayı geciktirir.

  • Antibakteriyel etkisi ile akneli ve yağlı ciltlerde kullanılabilir.

  • Terlemeyi azaltmaya yardımcıdır.

  • Sindirim bozukluklarından kaynaklanan krampları azaltabilir.

  • Hormon düzenleyici etkisi vardır. Özellikle menapoz dönemlerinde rahatlama sağlar.

  • Menopoz nedeniyle oluşan baş ağrısı ve anksiyeteye iyi gelir, hormonal dengeyi düzenler.

  • Antiseptik ve antibakteriyel etkisiyle iyi bir gargara olarak kullanılabilir.

 

Itır Hidrosolü / Pelarganium Graveolens

  • İçerisinde citronellol, geraniol, linalool etken maddeleri bulunur.

  • Yaraların hızla iyileşmesine ve izlerinin kaybolmasına yardımcı olur.

  • Kanamayı durdurucu etkisiyle diş eti problemlerinde kullanılabilir.

  • Anti-bakteriyal ve anti-miktobiyal etkisiyle enfeksiyonlara karşı savaşır.

  • Cilt, bağırsak, ağız veya vajinaya bulaşabilen kandida mantarını engellemeye yardımcıdır.

  • Kadınlarda hormonal dengeyi sağlar, adet ağrılarını ve menapoz döneminde sıcak basmalarını dindirmeye yardımcıdır.

  • Tüm cilt tipleri için uygundur. Cildin nem dengesini düzenleyerek yağlı, kuru ve hassas ciltler için kullanılır.

  • Güneş yanıkları, böcek sokmaları ve sivrisinek ısırıklarını yatıştırır, enfekte olmasını engeller.

  • Rosacea’da yatıştırıcı etki gösterir.

 

Kekik Hidrosolü / Tymus Vulgaris

  • İçerisinde timol ve karvakrol etken maddeleri bulundurur.

  • Antiseptik, antiviral ve antifungal etkileri ile cilt yaraları ve enfeksiyonlarında temizleyici olarak kullanılabilir.

  • Güçlü antioksidan etkisiyle vücudu tüm zararlı organizmalara karşı korumayı destekler.

  • Antiseptik etkisiyle yaraların enfekte olmasını önler.

  • Ağız ve diş eti sağlığını korumaya yardımcıdır.

  • Boğazdaki iltihaplanmayı ve öksürüğü gidermeye yardımcıdır.

  • Solunum yollarını temizler.

  • Sivilce gibi cilt sorunlarında etkili olarak kullanılabilir.

  • Antibakteriyel etkisi ile ev temizliğinde, tüm yüzeylerde kullanılabilir.

  • Hasta odalarında ve evlerde hava temizleyici olarak kullanılabilir.

 

Lavanta Hidrosolü / Lavandula Angusitifolia

  • İçerisinde linalil asetat, linalool, terpineol ve terpinene-4-ol etken maddeleri bulundurur.

  • Özellikle bebeklerde ve yaşlılarda, sakinleştirici, rahatlatıcı etki yaratarak uyku problemlerini gidermeye yardımcıdır.

  • Güneş yanıklarının, böcek ısırıklarının ve ciltteki tahrişi tedavi eder.

  • Tüm cilt tipleri için kullanılabilir. İyi bir yüz toniğidir.

  • Sakinleştirici özelliğiyle doğal bir antidepresan ve stres azaltıcı etkisi vardır.

  • Yastığa uygulandığında uyumaya yardımcıdır.

  • Sinüzit problemi olan hastalarda burun açıcı ve rahatlatıcı olarak kullanılabilir.

  • Menopoz döneminde sıcak basmalarına serinletici etkisiyle iyi gelebilir.

  • Migren, baş ağrısı gibi durumlarda ağrıların hafiflemesine yardımcı olur.

 

Mersin Hidrosolü / Myrtus Communis

  • 1,8 sineol, α pinen, limonene, myrtenyl asetat etken maddeleri içerir.

  • Grip, soğuk algınlığı ve mevsimsel alerjik gibi solunum yolu hastalıklarında tedaviye yardımcı olur.

  • Sinüsleri açar, öksürük krizlerini rahatlatır.

  • Kanamayı durdurucu, antiseptik, antifungal ve iltihap giderici etkisi vardır.

  • Yaşlanma karşıtı özelliğiyle kırışıklıkları önler.

  • Akne gibi cilt problemlerinde etkilidir.

  • Varis tedavisinde yardımcı olarak kullanılabilir.

  • Rahatlatıcı etkisiyle stresi azaltmaya, uyku problemlerini gidermeye ve baş ağrısını azaltır.

  • Oturma banyosu olarak kullanıldığında vajinal candida enfeksiyonlarının rahatlamasına yarcımcı olur.

 

Ölmez Çiçek Hidrosolü / Helichrysum Italicum

  • İçeriğinde µ- pinen, curcumene, neryl asetat, β-karyofilen içermektedir.

  • Antienfamatuar ve sikatrizan etkilere sahiptir.

  • Kesik, ameliyat izleri, yara ve izlerinin iyileşmesini hızlandırır.

  • Morlukların ha emesine yardımcı olur.

  • Bakteri ve mantar gelişimine engel olarak ciltteki enfeksiyon ve yaraların tedavisine yardımcıdır.

  • Antiaging özelliğiyle kırışıklıklar için idealdir.

  • Sivilce, egzama gibi cilt problemlerinde kullanılır.

  • Antienflamatuar özelliğiyle eklem ve kas ağrılarını azaltmaya yardımcıdır. ?

  • Böcek ısırıkları ve yaralarda ağrının ha emesine yardımcıdır.

  • Diş ve diş eti sağlığında gargara olarak kullanılabilir.

  • Güneş yanıklarının iyileşmesini sağlar.

 

Papatya Hidrosolü / Chamomilla Recutita

  • İçerisinde bisabolol oksit, a-bisabolol, kamazulen etken maddeleri bulundurur.

  • Saçların rengini açmasıyla bilinir. Güneşe çıkmadan önce saçlara uygulanılabilir.

  • Antiviral, antifungal, antibakteriyel ve antienflamatuvar etkileri bulunur.

  • Kesik, yanık ve yaraların tedavisinde kullanılabilir.

  • Mantar hastalıklarının tedavisini destekleyebilir, özellikle el ve ayaklarda kullanılabilir.

  • Yorgun, kaşınan, enfekte ve tahriş olmuş gözlerde kullanılabilir. Göz altı siyahlıklarını gidermeye yardımcıdır.

  • Öfke, anksiyete, depresyon ve tükenmişlik gibi durumlarda yardımcıdır.

 

Zencefil Hidrosolü / Zingiber Officinale

  • İçerisinde alpha-zingiberen, beta-curcumene, camphene, 1,8-cineole etken maddeleri bulundurur.

  • Mide bulantısı için oldukça etkilidir. Mide krampları, hazımsızlıkta kullanılabilir.

  • Taşıt tutmasında araç içinde sprey şeklinde uygulanabilir.

  • Artrit, baş ağrısı ve kas ağrılarını dindirici etkisi vardır.

  • Çok güçlü bir antibakteriyel etkiye sahiptir.

  • Güçlü detox etkisiyle vücudu toksinlerden temizleyebilir.

  • Öksürük yatıştırıcıdır.

 

Uzm.Ecz. Sevil Ağalar Altınel